CHP Mersin İl Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen panelde “Eşit Yurttaşlık” konuşuldu. Panel ulusalcı kesim tarafından sert bir dille eleştirildi.
CHP Mersin İl Başkanlığı tarafından bugün Marehan Konferans Salonu’nda “Eşit Koşullarda bir arada yaşamak için” konu başlıklı panel düzenlendi. Paneli Prof. Dr. Ahmet Özer yönetirken, panelde CHP PM Üyesi Yıldırım Kaya, Trabzon İl Başkanı Güzide Uzun, Siirt İl Başkanı Nevaf Bilek, Kırıkkale İl Başkanı Ahmet Önal, Manisa İl Başkanı Semih Balaban, Kırklareli İl Başkanı Tayfun Okan Çobancık ve Mersin İl Başkanı Adil Aktay konuşmacı olarak yer aldı.
Temelinde “Eşit Yurttaşlık” tanımının tartışıldığı panel özellikle ulusalcı kesimin tepkisini çekti . “Eşit Yurttaşlık” tanımını; önce, Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, 2013 yılında dillendirmişti. Kemal Kılıçdaroğlu, 9 Temmuz 2017 ünlü Maltepe Mitingi’nde konu etmiş, 4 Şubat 2018’de Kurultay Bildirisi’ne ardından 9 Şubat 2018’de Merkez Yürütme Kurulu’nda parti görüşüne dönüşmüştü.
Mersin’de ulusalcı kesim yazarlarından Avukat izzet Uludağ bugün Demokrat Mersin Haber Sitesi’nde panelin hemen ardından sıcağı sıcağına kaleme aldığı yazı CHP camiasında bomba etkisi yarattı. İlk olarak panelin HDP Milletvekili Aday Adayı Ahmet Özer’e emanet edilmesini eleştiren İzzet Uludağ, “Bugün özelikle CHP içinde sözcüklerle oynanarak ya da kavram kargaşası çıkartılarak kafa karışıklığı yaratılmak istenmektedir. “Eşit yurttaşlık” ve “Yurttaşlar arasındaki eşitlik” kavramları da bu çabaya ve amaca uygundur. Özellikle günümüzde bölgede ABD’nin kara gücü olarak kargaşa yaratan, Türkiye’nin ve diğer bölge ülkelerinin toprak bütünlüğüne musallat olan PKK/PYD terörüne karşı harekat yürüttüğümüz bu günlerde, CHP MERSİN İL BAŞKANLIĞI tarafından düzenlenen bu panelin konusunu kimin saptadığı, bu panele bu başlığı kimin ve hangi amaçla koyduğu ve paneli yönetmek için seçilen ve CHP ile de bir ilgisi olmayan ve siyasi kişiliği Mersin’de yaşayan herkes tarafından yakından bilinen bir kişinin kimliği bizim için çok önemlidir” ifadelerine yer verdi.
İŞTE AVUKAT İZZET ULUDAĞ’IN SES GETİREN YAZISI
“KAFA KARIŞIKLIĞI YARATILMAK İSTENMEKTEDİR”
“EŞİT YURTTAŞLIK” VE TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN VE DAYANDIĞI ANAYASAL İLKE OLAN ALTI OK’UN SONUCU OLUŞAN “YURTTAŞLARIN EŞİTLİĞİ” KAVRAMI NEDİR?
Bugün özelikle CHP içinde sözcüklerle oynanarak ya da kavram kargaşası çıkartılarak kafa karışıklığı yaratılmak istenmektedir.
“Eşit yurttaşlık” ve “Yurttaşlar arasındaki eşitlik” kavramları da bu çabaya ve amaca uygundur.
Bugün 07.04.2018 tarihinde moderatörlüğünü geçen seçimlerde HDP aday adayı olduğunu öğrendiğimiz Prof. Dr. Ahmet ÖZER’in yaptığı “EŞİT KOŞULLARDA BİR ARADA YAŞAMAK İÇİN …” adlı bir panel MERSİN CHP İL BAŞKANLIĞI tarafından düzenlenmiştir.
Burada “Eşit koşullarda bir arada yaşamak” sözü ile ifade edilen açıkça yazılmasa bile anladığımız kadarı ile “EŞİT YURTTAŞLIK”tır.
Özellikle günümüzde bölgede ABD’nin kara gücü olarak kargaşa yaratan, Türkiye’nin ve diğer bölge ülkelerinin toprak bütünlüğüne musallat olan PKK/PYD terörüne karşı harekat yürüttüğümüz bu günlerde, CHP MERSİN İL BAŞKANLIĞI tarafından düzenlenen bu panelin konusunu kimin saptadığı, bu panele bu başlığı kimin ve hangi amaçla koyduğu ve paneli yönetmek için seçilen ve CHP ile de bir ilgisi olmayan ve siyasi kişiliği Mersin’de yaşayan herkes tarafından yakından bilinen bir kişinin kimliği bizim için çok önemlidir.
Bu nedenle “EŞİT YURTTAŞLIK NEDİR ve NE ANLAM TAŞIMAKTADIR?” sorusu ÜNİTER TÜRK MİLLİ DEVLETİ’NİN KURUCUSU CHP’nin üyeleri açısından da çok önemlidir.
O nedenle bu panelden önce öğrenmemiz gereken “EŞİT YURTTAŞLIK” kavramının ne olduğu ve bize hangi görevi verdiğidir.
Kısaca;
“Eşit Yurttaşlık”, “Anayasal Vatandaşlık”, “Çok Kültürlülük”
Ne anlama geldiği, amacının ne olduğu gizlenerek açıklanan ‘eşit yurttaşlık’ tanımı; etnik yapılara ayrıcalık öngören ve küreselleşme ideolojisinin, ‘ulusal yurttaşlık’ kavramına karşı ileri sürdüğü bir projedir. Toplumsal düzeni; etnik, dinsel ve kabilesel ayrışmalarla bölmeye, bu yolla ulus devleti dağıtmaya yönelen bir girişimdir. ‘Yurttaşlık’ anlayışını etkisizleştirmek için geliştirilmiştir.
‘Eşit yurttaşlıkta’, eşitlik yurttaşlar arasındaki değil, etnik ya da dinsel yapılar arasındaki eşitliktir. Bu anlayışın toplumdaki karşılığı, azınlık ayrıcalıklarının anayasal hak haline getirilerek devlet politikasına yerleştirmektir. ‘Eşit yurttaşlığın’ dayanakları olan; çok dillilik, anadilde eğitim, özerk yönetim ya da yerel yönetimlere yetki devri; etnik topluluklara hukuksal kimlik kazandıracak girişimlerdir. Bu girişimlerle ulus devlet karşısına; din ve ırk farklılıklarına dayanan çok kültürlü federatif yapılanmalar çıkarılmaktadır. (Alıntı)